29 Temmuz 2012 Pazar

Şirket-i Hayriye Teknesi Yeniden Boğaz’da

Bugünkü Hürriyet Pazar Ekinde, Gülden Aydın'ın özel haberi;

Mimari ve kültürel değerleri korumada son derece aktif turizmci Kasım Zoto, bu kez bir tekneyle çıkageldi. Zoto’nun amacı, “İstanbul denizleri” dediği Boğaziçi, Haliç ve Marmara’da seyreden çirkin teknelere güzel bir cevap vermek.

 


...20. yüzyıl başında ABD ’de, Long Island’da yaşayan işadamlarını New York’a, Manhattan’a taşıyan ‘Commuter’ ya da ‘Centilmen Teknesi’ adlı teknenin bire bir kopyasını yaptırdı. Bu tekneleri Osmanlı döneminde Şirket-i Hayriye de ‘tenezzüh tekneleri’, ‘tenezzüh vapurları’ adıyla Boğaz’da yolcu taşımada kullanmıştı...

Devamı için tıklayınız

28 Temmuz 2012 Cumartesi

Teknenin İç Mekan Tasarımını yapan Deniz Dedeal Neler Diyor:

Deniz Dedeal,
www.dedeal.com
"...İki gün önce hem hüznü hem de sevinci bir arada yaşadım. Hem hüzün, hem sevinç bir arada ne zaman yaşanır? Ender zamanlarda... Mesela çocuğunuz evlenirken... Vakti geldiğinde gitmesi gerekenler kendi rüzgârına yelken açtığı zaman bir yandan sevinirsiniz; görev (ikinci bir emre kadar) tamamlanmıştır. Ama hep yanı başında olduğunuz, sizden bir parça kopup gidiyordur artık. Annelerin dediği gibi, anne baba olunca anlarsınız ancak.

Bir de emek harcayıp meydana çıkardığınız bir şeyler kopup giderken yaşarsınız aynı duyguları. Mesela bir ressamın resminin satılması ya da teknenizin bitip gitmesi gibi... Bunu da sanatçı, tasarımcı ve usta olursanız anlarsınız ancak. Tekneniz gelinlik kız gibi telli duvaklı süslenir, suya iner ve gider. Düşünceler, çizgiler, ahşap kokusu, ter kokusu, çekiç sesleri, küfürler, kahkahalar... Hepsi suya iner ve gider. Geçmişe karışır.
İşte biz de yeni bir hanım kızımızı, Armada teknesini gönderdik böyle... İki gün önce (15 Temmuz 2012), Tuzla'daki SBO Tersanesi'nde, Armada Otel için... üretildi. Boğaz'a çok yakışan, belki de hepimizin özlediği bir tarzda; ahşap bir klasik commuter..."
Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi'nde "Bilgisayar Destekli Tasarım", Yeditepe Üniversitesi Endüstri Ürünleri Tasarımı bölümünde  "Yat Tasarımı" dersleri veren Mimar Deniz Dedeal'ın 18 Temmuz'da Armada Gezi Teknesi hakkında yazdıklarının devamını okumak için lütfen tıklayın:
"Boğaz'ın yeni Armada'sı..."

21 Temmuz 2012 Cumartesi

19 Temmuz 2012 Perşembe

Teknenin Suya İnişi ve İlk Deneme Seferi...

Armada Gezi Teknesi, 16 Temmuz 2012, Pazartesi günü öğleden sonra başarıyla suya indirildi!
Pendik, SBO Yatçılık Tersanesi...

Ercantürk ve Zoto... 11 aylık emek...

Annesinin karnından
çıkacak bir bebek gibi...


Dışarı çıkmaya hazır...
Yavaş yavaş... Suya doğru...
Heyecan dorukta!...
Yola çıkmaya hazır...
Ve... Armada Teknesi artık denizde...









Teknenin tam suya iniş anı ise aşağıdaki videoda!
Teknenin iç dekorunu yapan Deniz Dedeal'a fotoğraflar ve video için de teşekkürler!




Ertesi gün; 17 Temmuz 2012, Salı günü de "Armada 1" ilk deneme seferini yaptı. Pendik Marina'dan yola çıktı, Marmara Denizi'ni aştı ve tarihi merkeze, Ahırkapı İskelesi'ne yanaştı. Aşağıda bu tarihi anın fotoğrafları...
Pendik'ten ayrılmış...

Marmara'da kahramanca ilerliyor...

Ahırkapı'ya doğru...
Ve Ahırkapı İskelesi...



Gece bir kuğu gibi dinleniyor...

   
   
Fotoğraflar: Zerrin Kelebek

17 Temmuz 2012 Salı

Teknenin Yapıldığı Tersanenin Sahibi Ercantürk Ne Diyor?

Armada Gezi Teknesi’nin yapıldığı tersanenin sahibi SBO Yatçılık  Yönetim Kurulu Başkanı Oğuz Ercantürk ile yaptığımız söyleşiden:

Soru: Sayin Ercantürk, bize özgeçmisinizden söz eder miydiniz?
Oğuz Ercantürk: İstanbul doğumluyum. Hayatımın her aşamasında denizle iç içe yaşadım. En büyük hayalim ise denizlerde iz bırakacak bir tekne yapmaktı. Bu amaçla beş yıl önce bu tersaneyi Aldım. Çağın gereklerine uygun bir biçimde restore ederek bu işe başladım. Esasen 35-40 yıllık denizcilik deneyimine sahibim ama SBO Yatçılık 2011 yılında bir firmaya dönüşerek kurumsallaştı.

Soru: Şimdiye kadar kaç tekne yaptınız? İlk inşa ettiğiniz tekne hangisiydi, nasıl bir tekneydi?
OE: Tersanemizin ilk projesi eski “commuter” (*) tipine sadık kalarak yaptığım gezi teknesiydi.

Soru: Peki İstanbul'da bugün gezinen tekneler hakkındaki düşüncelerinizi öğrenebilir miyiz?
OE: Suda çirkin olan hiç bir şeye tahammülüm yoktur. Ma’alesef bugün Boğaziçi’nde dolaşırken, çoğu zaman gözlerimi kapatıyorum. Bu cevap ne demek istediğimi anlatmaya yeter sanırım.

Soru:Armada Gezi Teknesi” hakkında neler söyleyeceksiniz?
OE: Armada1’in sahibi Sayın Kasım Zoto’nun turizm deneyimini benim denizcilik deneyimlerimle birleştirerek, İstanbul’umuza yakışacak, sadece İstanbul tarzı yaşam ve gezi için tasarımlanmış tek tekneyi hayata geçirdiğimizi söylemek isterim. 11 ayda yapımını tamamladığımız bu teknenin en sevdiğim özelliği ise çok işlevli olması... Armada Gezi Teknesi’ne başarılar diliyorum...


(*) "Commuter" esasen “Banliyödeki evi ile şehirdeki işyeri arasında her gün gidip gelen kimse” demek ama 1930’larda New York, Long Island’da yaşayan Amerikan işadamlarını hızlı bir şekilde Manhattan’a ulaştırmak için inşa edilen yatlara da "Centilmen teknesi" ya da  "commuter" tipi tekne deniyor.  "Commuter" tipi bir "Klasik Motoryat" olan Armada Gezi Teknesi'nin iç mekân tasarımını yapan Deniz Dedeal'ın "Boats Master.Com" yayınında yer alan; "Çaliskan, Kentli Tekneler" makalesinde, "Commuter" tipi teknenin ne olduğu, Boğaz'a hangi tip teknelerin yakıştığı, klasik tekneleri neden sevdiği çok tatlı bir üslup ile anlatılıyor. Onunla yapacağımız söyleşiye kadar bu yazıyı buradan paylaşalım!